“Samanlıkta” hazine avı; Lotus ürettiği ilk otomobili arıyor!
Colin Chapman tarafından üretilen ilk Lotus, 70. yıl kutlamalarıyla birlikte gün ışığına çıkartılmak isteniyor. Peki bu mümkün olacak mı?
2018 itibarıyla 70. yılını kutlayan Lotus, aslında geçtiğimiz yılı oldukça hareketli geçiren isimler arasındaydı. 2017 Mayıs‘ında Volvo’nun da sahibi olan Geely tarafından satın alınan İngiliz üretici için yeniden canlanma umudu belirdi. Kendisi için önemli bir kilometre taşı olan bu yılı özel versiyonlarla değerlendiren şirket, doğum günü kutlamalarını ise birkaç gün önce sosyal medya hesabı üzerinden başlattığı keyifli hamle üzerinden sürdürdü. 70 yıllık macerası boyunca markanın kendi gözünden 7 devrimsel modelini görme şansına eriştiği bu paylaşım zinciriyle birlikte çok ilginç bir kampanyanın içerisinde bulduk kendimizi. Markanın kurucusu olan mühendis Colin Chapman‘ın 1948 yılında üretimini gerçekleştirdiği ilk otomobil, büyük resimdeki en büyük eksik olarak hala ortalarda görünmüyordu. Bunu değiştirmek için harekete geçen Lotus, hayranlarının da içerisinde bulunduğu beklenti üzerinden ilk otomobilini bulma konusunda yardım istiyor.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Neredeyse hiçbir iz yok
Mark I adıyla bilinen otomobilin kısıtlı hikayesi, içerisinde pek fazla detay barındırmamasından ötürü işi biraz zorlaştırmış durumda. Kayıtlara baktığımızda Chapman’ın garajında geliştirdiği modelin 1950 yılında işleri büyütmek ve Mark II‘ye bütçe yaratabilmek adına satıldığını görüyoruz. Bugünün şartlarına göre çok komik olsa da Mark I’i alan kişinin Chapman’a verdiği miktarın 135 sterlin olması da yüzümüzde tebessüm yaratan noktalar arasında. Aracı satın alan kişiyle ilgili elimizde olan tek bilgiyse, kendisinin Kuzey İngiltere bölgesinde yaşadığı yönünde. O dönem ülkenin bir diğer önemli üreticisi olan Austin’in Seven modeli üzerine geliştirildiği bilinen Mark I’in bu zamana kadar ortaya çıkamamasıyla ilgili iki tane teorinin de var olduğunu sizlerle paylaşalım. Bunlardan ilki aracın İngiltere’nin dışına gönderilmiş olabileceği üzerine şekilleniyor. İkincisi ise kıymetini bilmeyen ellerde yok olup gitmiş olabileceği. Evet, bu teorilerin ikisi de pek iç açıcı olmasa da Lotus’un konuyla ilgili umudu hala var. Bu ilginç maceranın bizi nereye çıkartacağını hep birlikte göreceğiz.