Cihazın kamerası da yine “ortalama” seviyede. Samsung’un sade kamera arayüzüne sahip olan cihazın arkasında 16 MP ve 5 MP olmak üzere çift kamera yer alıyor. Gün ışığında güzel kareler yakalayabileceğiniz arka kamera düşük ışıkta ise beklentileri karşılama konusunda ne yazık ki çok başarılı değil. Arka kamerada çok fazla çekim seçeneğinin de yer almadığını belirtelim. Bu açıdan biraz “eksik” bir cihaz olmuş. Muhtemelen en çok kullanılacak özelliklerden biri ise Canlı Odak. Arka planı bulanıklaştırarak bokeh etkisi yaratan bu çekim modunda arka planın ne kadar bulanıklaşacağını önceden seçebiliyorsunuz. Canlı Odak modunda çekim yaparken yaptığınız ayarı beğenmediyseniz fotoğrafı çektikten sonra da arka planın bulanıklığını değiştirebiliyorsunuz. Cihazın video çekim boyutu ise Full HD ile sınırlı. Cihazda optik görüntü sabitleyici de yer almıyor. Videolar ne yazık ki biraz “sarsıntılı” oluyor.
24 megapiksel çözünürlük sunan ön kamera da ne yazık ki 24 megapikselin hakkını veremiyor. Ön kamera da yine çekim modları konusunda hayli kısır. Geniş selfie, selfie ve ses ve çekim modlarıyla gelen ön kameranın en çok kullanılacak özelliği Selfie Odağı olacaktır diye düşünüyoruz. Portre modu etkisi yaratan bu çekim moduyla arka planı bulanık selfieler çekmek mümkün. Ön kameranın sevdiğimiz yanı ise flaşının 3 kademeli olması. Düşük ışıkta orantısız flaş yerine ışığa uygun olacak şekilde flaşın sabit ışık modunda dengesini ayarlayabiliyorsunuz. Çok gelişmiş bir sistem değil ancak kullanılabilir.
Gün sonunda Galaxy A6+’ı değerlendirmemiz gerekirse işinin hayli zor olduğunu düşünüyoruz. Bulunduğu segmentte fiyat/performans açısından çok daha başarılı cihazlarla yarışan Galaxy A6+, biraz Samsung ismine güveniyor gibi. Bu yeterli olur mu emin değiliz.