Samsung Galaxy A7 (2017) incelemesi

08 Şubat 2017 22:14

ESTETİK TASARIM

Galaxy A ailesinin daha önceki modellerinde olduğu gibi bu yılki Galaxy A7 modeli de tasarımıyla ön plana çıkıyor. Metal ve cam malzemelerle oldukça havalı görünen telefonu elinize aldığınızda premium kaliteyi hemen hissediyorsunuz. Galaxy S7’deki başarılı tasarım anlayışını sürdüren Galaxy A7, iPhone 7 Plus’ın simsiyah renkli modelinde olduğu gibi parlak ve simsiyah bir gövdeye sahip. Parlak gövdesiyle dikkatleri üstüne çekse de telefonun camla kaplı arka kısmının parmak izini gösterdiğini belirtmemiz gerekiyor.


Tasarımıyla bir üst segment telefonlardan farkı olmayan Galaxy A7’nin sağ tarafında güç tuşu ve hoparlör, sol tarafında ses tuşları ve SIM kart yuvası, alt tarafında ise USB-C ve kulaklık girişi gibi bağlantılar göze çarpıyor. Dahili hafızası 32 GB olan telefonun microSD kartlarla hafızası artırılabiliyor. Telefonun tasarımını geçtiğimiz yılki modelle karşılaştırdığımızda yeni modelin selefine kıyasla daha kalın ve daha ağır olduğunu belirtmemiz gerekiyor.

Geçtiğimiz yılki model 7,3 mm kalınlığa ve 172 gram ağırlığa sahipken, yeni model 7,9 mm kalınlığında ve 186 gram ağırlığında. Yeni Galaxy A7’nin bir önceki modelden ağır olmasının sebebi ise daha yüksek kapasiteli pili bünyesinde barındırması. Bir önceki modelde 3.300 mAh’lik pil yer alırken yeni modelde bu değer 3.600 mAh’e çıkarılmış. Kağıt üzerindeki değerlerde telefon bir önceki modelden daha ağır olsa da bu farkı çok fazla hissetmiyorsunuz. Pil konusundan bahsetmişken telefonun kullanım süresiyle ilgili de düşüncelerimizi paylaşım. Yüksek kapasiteli pil sayesinde yeni Galaxy A7, selefine kıyasla daha uzun kullanım süresi sunuyor.


Telefonda çok fazla güç tüketen uygulamaların kullanılmaması ve ekran parlaklığı son seviyeye getirilmemesi durumunda telefonun pili bir günden fazla dayanabiliyor. Bu arada Galaxy S7’de kullanılmaya başlanan her zaman açık ekran özelliğinin açılması durumunda pilin daha çabuk biteceğini de unutmadan söyleyelim. Her zaman açık ekran özelliğini detaylı olarak birazdan ele alacağız, ancak şimdi telefonun tasarımına devam edelim. Bir önceki modele kıyasla daha yuvarlak hatlara sahip olan telefonun tasarımıyla birlikte ergonomisinden ve ekran gövde oranından da oldukça memnun kaldık. Sağ tarafta güç tuşunun üzerinde yer alan hoparlörün ortalama bir performans sunduğunu da unutmadan söyleyelim. Telefonda bunun yanında ana ekran tuşuna entegre edilen parmak izi okuyucu da yer alıyor.

Türkiye’de henüz çalışmayan Samsung Pay ile uyumlu olan parmak izi okuyucu telefonun kilidini açmaya yardımcı oluyor. Gerçekleştirdiğimiz testte parmak izi okuyucunun üst segment telefonlardaki gibi hızlı çalıştığını belirtmekte yarar var. Gelelim telefonu geçtiğimiz yılki modelden ayıran en önemli farka. Bir önceki model suya karşı dayanıklı bir gövdeye sahip değilken, yeni model Galaxy S7’deki gibi IP68 sertifikasına sahip. IP68 sertifikası sayesinde telefon 1,5 metreye karşı suya dayanıklı. Şimdi telefonun tasarımını bir kenara bırakalım ve telefonun sunduğu performansı paylaşalım.

Sayfa: 1 2 3 4 5 6

Paylaş