Geçen sene piyasaya sürdüğü Gear S2 ile başarıyı yakalayan Samsung, Gear S3 ile birlikte eksikliklerinin büyük bir bölümünü kapatarak ve tasarımsal değişikliklere giderek rakiplerine meydan okuyor. Akıllı telefon pazarında taşlar büyük ölçüde yerine oturmuş durumda. Ancak hala emekleme aşamasında olan akıllı saat pazarında her şey yeni başlıyor. Başlarda Android Wear’ın büyük üstünlüğüne şahit olan pazara sonradan Apple’ın dahil olması dengeleri iyiden iyiye değiştirdi. Samsung’un Android Wear platformundan uzaklaşıp kendi işletim sistemine yönelmesi Android Wear’ın kan kaybetmesine neden olurken Samsung içinse rekabette yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Samsung Gear S2 ile istediği başarıyı fazlasıyla elde eden Samsung, yeni Samsung Gear S3 ile çıtayı daha da yükseğe taşımanın peşinde. Tasarım anlamında yuvarlak hatlardan vazgeçmeyen yeni saat, gerçek "klasik" saat deneyimine bir adım daha yaklaşıyor. GÖRÜNÜŞÜYLE KLASİK, YAPABİLDİKLERİYLE AKILLI SAAT Akıllı saatlerde tasarım diğer cihazlara göre çok daha farklı bir öneme sahip. Çünkü akıllı saatler diğer cihazların tasarımıyla karşılaştırıldığında farklı bir misyon üstleniyor. Var olan bir nesnenin başına akıllı ekini getirmek hiç kolay olmuyor. Hem geleneksel tasarım anlayışından kopmamak hem de hayatı kolaylaştıracak özellikler sunmak önem taşıyor. Açıkçası Samsung’un ilk akıllı saatleri bir saatten ziyade bileğe takılabilen dokunmatik bir ekran görünümündeydi. Gear S2 ile bu algıyı kırarak klasik saate yaklaşma yolunda önemli bir adım atan Samsung, Gear S3’te aynı çizgide ilerlemeye devam ediyor. Yuvarlak hatları ve gövdesinde barındırdığı ince detaylarıyla Gear S3, klasik saate en yakın akıllı saat deneyimini vadediyor diyebiliriz. Yuvarlak hatların korunduğu cihazda ilk göze çarpan detay cihazın ekranının büyümesi ve gövdenin kalınlaşması oluyor. Bir diğer önemli detaysa çerçeve oluyor. Klasik modelde döner çerçevede herhangi bir işaret bulunmazken frontier’da zaman tutmayı kolaylaştırmak adına çizgiler yer alıyor. Çerçevenin ekrana yakın olan iç kısmında ise iki saatte de rakamlara yer veriliyor. Gear S2’nin sağ tarafında yer alan iki adet tuş, aynı şekilde yeni Gear S3’te de yerini alıyor. Paslanmaz çelik gövdenin yer aldığı cihazın ekranı ise Gorilla Glass teknolojisiyle korunuyor. Böylece çizilmelere karşı dayanıklılık gösteriyor. Gear S2’de yalnızca klasik modelde istenen kayışı takmak mümkün oluyordu. Gear S3’te ise hem Frontier’da hem de Classic modelde 22 milimetre kayışlar istendiği gibi takılabiliyor. Böylece iki cihaz arasında seçim yaparken kayış konusunu düşünmeye gerek kalmıyor. Tasarım "gerçek" saate benzerliğiyle dikkat çekse de büyük ekranıyla her kesime hitap etmiyor. Ekran boyutu büyük olduğu için özellikle ince bilekli kişilerde ve kadın kullanıcılarda saatin biraz büyük kaldığını söylemek gerekiyor. Ayrıca cihazın sert çizgileri de Gear S3’ü daha çok erkeklere yönelik bir saat haline getiriyor. En azından ekran boyutu daha küçük kalsaymış veya kullanıcılara ekran boyutu konusunda seçim şansı sunulsaymış çok daha iyi olabilirmiş. ESKİSİNDEN DAHA MARİFETLİ Gear S2 ile aynı arayüzü paylaşan Gear S3’ün yazılımındaki farklılıklar derinlere indiğimizde açığa çıkıyor. En büyük yenilikler donanım kaynaklı olanlar. Artık dahili GPS’in bulunduğu cihaz, böylece telefon olmadığında sadece saat işlevi olan sıradan bir akıllı saate dönüşmüyor. Dahili GPS’e destek veren uygulamalarla telefon yanınızda olmasa bile aktivite takibi yapılıyor ve sonrasında telefondaki S-Health verisiyle eşitlenebiliyor. Önceki saatte en çok eleştirilen noktalardan biri hoparlörün bulunmamasıydı. Mikrofon ile cihaza sesli komutlar verilebiliyordu fakat sesli olarak herhangi bir geribildirim alınamıyordu. Gear S3’e dahil olan hoparlör sayesinde sesli bildirim alınabiliyor, saat üzerinden müzik dinlenebiliyor, uygulamalarda sesler duyulabiliyor ve hepsinden önemlisi sesli görüşme yapılabiliyor. Gear S3’te üç ana sensör bulunuyor. Bunlar altimetre, ivme ölçer ve barometre. Altimetre; yüksekliği ölçerek deniz seviyesinden ne kadar yüksekte olunduğunu algılıyor. Bu özellik, sporcuların oldukça işine yarayacağa benziyor. Barometre ise atmosfer basıncını ölçüyor. Böylece hava durumuyla ilgili bölgesel bilgiye anında erişiliyor. İstendiği takdirde basınç değişiklikleriyle ilgili bildirim alınması sağlanabiliyor. İvme ölçer ise bilindiği üzere bisiklet vb. bir ulaşım aracındayken yapılan hızın ölçümlenebilmesini mümkün kılıyor. Yeni arayüzlerin geldiği cihazda eskisine göre daha güzel görünen arayüzler bulunuyor. Her zaman açık ekran modunun geliştirildiği Gear S3’te saat her zaman açık ekran modunda olsa bile saat arayüzü tamamen görünebiliyor. Gerçek saate en yakın deneyimi elde etmek için bu modu açık tutmakta fayda var. Gelişmiş S-Health uygulaması artık kişiler arasında aktivite konusunda rekabete girmeye izin veriyor. Buna uygun olarak tasarlanan arayüzde en yakın rakibinizin kaç adım attığı görüntülenebiliyor. Yürüyüş, koşu, bisiklet sürme ve kürek çekme gibi aktiviteleri otomatik olarak algılayan saat, herhangi bir tuşa basmaya bile gerek duymadan bu aktiviteleri kayıt altına alıyor. Gear S2’de bulunan alışık olduğumuz aktivite takibi özelliklerinin dışında yoga, pilates, mekik, kürek çekme gibi aktiviteler de takip edilebiliyor. Gear S2’de olduğu gibi Gear S3 de uygulamaların yetersiz sayıda olması sorununu yaşıyor. Son zamanlarda Spotify gibi bazı önemli uygulamalar gelmiş olsa da halen sosyal ağ devlerinin uygulamaları bulunmuyor ve ayrıca Türkiye’yi ilgilendiren yerel uygulamalara çok rastlanmıyor. Öte yandan saat arayüzü konusunda Gear S3 oldukça iddialı. Özellikle mekanik saat görünümüne yakın arayüzler, saate ayrı bir hava katıyor. Cihazda bulunan arayüzlerin haricinde mağazadan da çok çeşitli arayüzler indirmek mümkün oluyor. IP68 suya dayanıklılık sertifikasına sahip saat, 1,5 metreye kadar 30 dakika süreyle suya dayanabiliyor. Denizde kullanılması tavsiye edilmeyen cihaz yağmura ve su sıçramalarına karşı dayanıklılık gösteriyor. YARI YOLDA BIRAKMAYAN PİL PERFORMANSI Gear S3’ün en çok öne çıkan özelliklerinden biri pil süresi. Günümüzde çoğu akıllı saate 1 günü doldurma konusunda bile yetersiz kalabiliyor. Gear S3’ün kalınlaşan gövdesinin altında büyükçe bir pil yer alıyor. Ayrıca işlemcinin de verimli olması Gear S3’ü pil konusunda gelişmiş akıllı saatler içerisinde rakip tanımaz bir noktaya taşıyor. Ekranın her zaman açık modu kapalıyken 3 günün üzerinde, 4 güne yakın bir kullanım mümkün olurken her zaman açık ekran moduyla 1-1,5 gün gibi bir süreye ulaşılabiliyor. Bu süre kullanıma ve ekran aydınlatması seviyesine bağlı olarak değişiklik gösterebiliyor. Sonuç olarak baktığımızda Samsung Gear S3; şık tasarımı, başarılı ekranı, performansı ve yeni marifetleriyle akıllı saat almak isteyenlerin mutlaka göz atması gereken bir ürün. Uygulamaların yeterli sayıda olmaması, iOS desteğinin halen gelmemesi ve tasarım anlayışının her kişiye hitap etmemesi gibi eksiler sizin için sorun değilse yılın en iyi akıllı saatlerinden biri olan Gear S3’e şans vermemeniz için bir neden yok. DETAYLAR Farklı tarzlara uygun Classic ve Frontier modelleriyle farklı tarzlara hitap ediyor. Kaliteli ekran Yüksek çözünürlüklü ekran tüm ışık koşullarında çok başarılı görünüyor. Kayış seçenekleri Samsung'un kendi kayışları dışında 22 milimetrelik standart kayışlar kullanılabiliyor. Uzun kullanım süresi Gear S3 uygun kullanım koşulları altında 4 güne varan kullanım süresi vadediyor. Sesli arama Gear S2'de bulunmamasıyla eleştirilen sesli arama özelliği Gear S3'te yerini alıyor Telefona ihtiyaç yok Dahili GPS sayesinde telefon yanınızda olmasa bile aktivite takibi yapılması mümkün oluyor. TEKNİK ÖZELLİKLER VE PUANLAMA