“Geldi, gelecek, geliyor” derken en sonunda kavuştuk eski dostlara. Uzunca bir süredir merakla beklediğimiz Street Fighter IV, en sonunda ofisimize düştü ve biz de haliyle saldırdık. Bir bakalım ne kadar paslanmışız…
Hayatının bir döneminde Street Fighter oynamamış olanınız var mı bilmiyoruz ancak en kaba tabiriyle Street Fighter, oyun tarihine damgasını vurmuş olan son derece popüler bir dövüş oyunudur. 90’lı yılların başında ülkemizde oldukça rağbet görmüş olan atari salonlarının yıldızı, çoğu oyuncunun göz bebeğidir. Yıllardır devam eden serinin dördüncü bölümü açıklandığı ve ilk görüntülerinin yayınlandığı zaman ağzımız kulaklarımıza varmıştı. Çünkü oyunun tüm karaktersitik özellikleri baştan yorumlanmıştı ve ortaya çıkan şeyse müthiş görünüyordu. Bakalım bizi bu kadar heyecanlandıran oyunumuz beklentilerimize karşılık verebiliyor mu?
“ABİ Bİ’ EL VERSENE!”
Nereden başlasak bilemiyorum çünkü anlatılacak o kadar çok şey var ki… Şu an müthiş bir sofrada önüme konan yemeklerden hangisini önce yiyeceğimi düşünüyorum. Ama sanırım tersten gidip ilk önce grafiklerden bahsedeceğim. Oyunun yeniden yorumlanan görsel öğelerinden biraz bahsetmek, yeni Street Fighter’nin yeni lezzeti hakkında sizlere ipuçları verecektir. Hatırlayacak olursanız Street Fighter, iki boyutlu çizgi grafiklere sahip bir oyundu. Fakat bu kez karşımızda muhteşem üç boyutlu grafikler buluyoruz. Tamam, seride daha önce de üç boyut denendi ama hiçbiri gözümüze bu denli başarılı görünmemişti. Street Fighter IV yarattığı görsellik içinde hem köklerine dönmeyi başarmış, hem de derinliği günümüz teknolojisi ile yakalamış. Öyle ki hem bir çizgi film estetiği taşıyor, hem de çağımızın grafik beklentilerini sonuna kadar karşılıyor. Grafik ve çizimler statik olarak gayet iyiyken, karakter animasyonlarında resmen tavan yapıyor. Benimsenen grafik karakteristikleri animasyonlara öyle iyi yedirilmiş ki, oyun sizi içine bir girdap gibi çekiyor. Oyunu iyice öğrenip hareketleri zamanında yapabilmeye ve kombo sayınızı artırmaya başladıkça grafikler daha büyülü olmaya, animasyonlar görsel efektlere karışmaya, siz de oyunun içinde kendinizi daha çok kaybetmeye başlıyorsunuz. Karakterlerle birlikte hareket animasyonları da elden geçirilmiş. Dövüşlerde öyle animasyon ayrıntıları yakalıyorsunuz ki, hayran kalıyorsunuz. Mesela, ofiste karşılıklı oyunu oynarken, rakibim bana Ken ile Ultra kombo çekmek için hamle yapmıştı. Bu sırada Ultra kombolardan önce son derece etkili bir hareket geleceğini belli eden küçük bir animasyon araya girdi ve kamera Ultra kombo yapmak üzere olan Ken’e zoom yaptı. O sırada hayretler içinde hareketi karşılamaya hazırlanan Balrog’un suratını gördük ve gülmekten yerlere yattık. Balrog’un gözler faltaşı, ağzı da bir fırın gibi açılmıştı. İşte, tam da bu tip ayrıntılar Capcom’un oyuna gerçekten emek vermiş olduğunu kanıtlıyor bizlere.
“ABİ GEÇİİM Mİ?”
Eski dostlarımıza yeni eklenen karakterler arasında, Abel, C.Viper, Rufus ve Seth gibi ilginç dövüşçüler bulunuyor. Diğer yeni karakterler ise sürpriz olarak açılmayı bekliyorlar. Oyunu Medium ve daha yüksek zorluk seviyelerinde bitirirseniz, Arcade modda yeni bir oynanabilir karakter açılıyor. Bunları açmak son derece heyecanlı olduğu gibi, hikayelerini takip etmek de oldukça keyifli. Karakterlerin hikayeleri, anime tarzında hazırlanmış videolar ile aktarılıyor bize. Oyunun kontrolleri ise önceki versiyonlarla hemen hemen aynı. Eğer yıllardan beri Ken ile oynuyorsanız, aynı şekilde oynamaya devam edeceksiniz. Elbette ki geliştirilmiş animasyonlarla. Diğer taraftan yeni karakterlerin hareketleri ise o kadar zorlayıcı değil. Kombolar zaman zaman zorlayabiliyor ancak parmaklarınız o kadar da girmiyor birbirine… Eminiz ki biraz emek vererek son derece başarılı olabilirsiniz Street Fighter IV’te.
“ABİ BEN DE GİRİİM Mİ?”
Oyunun Japonca seslendirmelerini Bleach ekibi yapmış. (Bilmiyorsanız hemen söyleyelim, Bleach şu sıralar Anime severler arasında son derece popüler olan bir seri.) Ryu’dan bir “Tetsumaki Senpukyayu” duymayalı uzun zaman olmuştu. Kulaklarımızın pası silindi doğrusu. Kısacası karakter seslendirmeleri ve müzikler oldukça başarılı. En azından bir dövüş oyunu üzerinde sırıtmıyorlar. Gaza gelmek mi istiyorsunuz? Emin olun ki geleceksiniz.
“ABİ VURMASANA YAA!”
Street Fighter IV, kesinlikle kötü bir yanınını bulamadığım dört dörtlük bir oyun olmuş doğrusu. Eğlenceyse eğlence, grafikse grafik, hareketse hareket… Her yönüyle taş gibi bir oyun olmuş. Bu arada oyunu atari salonlarında oynamaya alışmış olanlarınız varsa, PS3 Sixaxis ile oynamakta pek zorlanmayacaklar. En azından biz hiç yadırgamadık. Ama oyunu yine de bir Arcade Stick ile oynamak daha çok tat verecektir. Uzun lafın kısası Street Fighter IV, son derece başarılı ve kaliteli bir yapım; oynamadan geçmeyin.
DAHA FAZLA HASAR
Hareketlerinizi doğru bir zamanlamayla yapar ve rakibinizi pataklarsanız Super barınız doluyor; ardındansa süper kombolar çıkarabiliyorsunuz. Hem animasyonları şık, hem de verdiği hasar fazla.
ULTRA KOMBO ZAMANI
Super’in bir üstü olan Ultra kombo barının dolması için de aynı kurallar geçerli. Aynı zamanda dayak yedikçe de doluyor bu bar ve bu sayede sonunda inanılmaz bir şekilde kombonuzu icra ediyorsunuz.
HAMLE EMİCİ
Üçgen ve yuvarlak tuşlarına aynı anda basarsanız ‘focus attack’ çıkarabiliyorsunuz. Bu saldırıda rakibinizin bir hamlesini emebiliyorsunuz. Dengeli ve zamanında kullanıldığı zaman son derece etkili bir saldırı.
SALDIRIYA DEVAM
Kavisli özel hareketlere sahip karakterlerde (Ken ve Ryu gibi) büyü ve Shoryuken hareketleri için D-pad’den Analog Stick’e geçmenizi öneririm. İlk başta biraz zorlayabilir ama bunu çözdüğünüz zaman son derece etkili.
ARKA PLANDA OLANLAR
Dövüşürken arka planda yaşananlara dikkat etmenizi tavsiye ediyorum. Arka plandaki karakterler sabit kalmıyor ve inanılmaz gülünç sahnelere sebebiyet verebiliyorlar. Dediğim gibi, bir yandan takip edin; çok eğleneceksiniz.
YAPIMCI
CAPCOM
DAĞITICI
CAPCOM
OYNANABİLİRLİK
-5YILDIZ-
GRAFİK
-5YILDIZ-
EĞLENCE
-5YILDIZ-
MÜZİK
-4YILDIZ-
PLATFORM
PC, PS3, XBOX 360
EKSTRA
Official Street Fighter IV FightPad
Evde atari havası
İşte aradığınız lezzet. Sixaxis artık evrensel bir dil haline dönüşmüş olabilir ancak bir FightPad’in size yaşatacağı keyfi hiç bir kontrol cihazı veremez. FightPad, kontrol çubuğu ve büyük butonlarıyla atari makinesinden sökülmüş gibi duruyor. Mad Catz imzalı ürün henüz Türkiye’de satılmıyor. Distribütör firmalara duyurulur: “Street Fighter IV FightPadistiyoruz!”
STREET FIGHTER KRONOLOJİSİ
Street Fighter
1987 yılında çıkan ve ilgi odağı olan ilk SF oyununda oynanabilir olarak sadece iki karakter bulunuyordu. Ken ve Ryu’nun ezeli rekabetini başlatan oyun, arcade salonları dışında Sega Mega Drive için de bulunabiliyordu.
Street Fighter II
İşte serinin asıl ününe kavuşmasını sağlayan oyun. Ülkemizde yaklaşık 15 sene önce yaşanan arcade salonu çılgınlığının baş sorumlusuydu. Oynanabilir karakterler artmış, oynanabilirlik de tavan yapmıştı.
Street Fighter Alpha serisi
Serinin diğer oyunlarına göre daha karikatürize grafiklere sahip olan oyunda, bir dolu yeni karakter SF serisine dahil olmuştu. SF senaryosunun ve evreninin genişlediği oyun serisi de Alpha’dır.
Street Fighter III
Özellikle müthiş arkaplan grafikleriyle müthiş yankı uyandıran SF III grubunun çıkışı ‘97 yılına denk geliyordu. Aynı zamanda Street Fighter’ın konsollarda popülerleşmesini sağlayan oyun olarak bilinir.
Street Fighter EX
Serinin poligon grafiklere sahip olan ilk oyunu olarak nam salan Ex, senaryo olarak ise Alpha ve III’ün direkt devamıydı. Oyun, Capcom’un kardeş firması Arika tarafından yapılmış ve acımasızca eleştirilmişti.
Street Fighter vs. serisi
Street Fighter kahramanlarının çeşitli ünlü süper kahramanlarla kapıştığı oyunlar grubu olarak bilinir. Özellikle vs. SNK, vs. Marvel ve King of Fighters kapışmaları ünlüdür. SpiderMan ile Ken’i dövüştürmek gayet eğlenceliydi.
Street Fighter Online: Mouse Generation
Garip değil mi? Aslında öyle… Online olarak sadece fare kullanarak kontrol ettiğiniz karakterlerle dövüşüyorsunuz. Tam bir yan sanayii ürünü olan bu oyunu henüz çok deneme şansımız olmadı.