Suudi Arabistan, “The Line” ve “Mukaab” isimleri verilen devasa projeleri için aktif inşa çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor.
Suudi Arabistan, elindeki büyük petrol gelirini kullanarak geleceğin yaşam alanları üzerinde çalışıyor. Küresel ısınmanın etkisiyle çöl üzerinde daha yaşanabilir ortamlar kurmak isteyen ülke, bu bağlamda “Neom” adı altında tam 500 milyar dolarlık bir mega-şehir projesi geliştiriyor. Bu projenin içerisinde ayrı bir şehir olarak “The Line” da yer alıyor. The Line ilk tanıtıldığında sadece bilgisayar ortamında kalır yani gerçeğe dönüşmez yorumları yapılmıştı. Ancak öyle olmadı ve drone çekimleri ile gösterildiği kadarıyla fütüristik şehir için gerçek çalışmalar başladı. The Line’ın hayata geçmesini sağlamak adına İngiltere merkezli Atkins firması da devreye girdi. Atkins, spesifik olarak proje tasarımı, tedarik süreci, inşaat ve test denemeleri için proje ile inşaat yönetimi odağında danışmanlık hizmetleri sağlayacak. The Line, gördüğümüz hiçbir şehir tasarımına benzemiyor. Ülke bu şehir içerisinde dikey olarak geçen bir yaşam alanı kurmak istiyor.
Bittiği zaman 500 metre yüksekliğe ve 200 metre genişliğe sahip olacak bu şehir, bünyesinde bir yol ya da otomobil barındırmayacak. 170 km uzunluğundaki şehrin içerisindeki uç noktalar arasında yüksek hızlı tren sistemiyle 20 dakikada ulaşım sağlanacak. Dışı camdan tasarlanacak bu fütüristik şehir, daha önce aktarılan tahminlere göre 9 milyondan fazla insana yaşam alanı sağlayacak ve yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanımını merkeze alacak. Etkili bir sıcaklık kontrolüne sahip olacağı iddia edilen “The Line“, eğer her şey yolunda giderse 2030 yılında bitirilecek.
Bu arada Suudi Arabistan, “Mukaab” için de çalışmalar başlamış durumda. Mukaab, 400 metre yüksekliğe, genişliğe ve uzunluğa ulaşan devasa bir kübik gökdelen olarak ülkenin yakın gelecek planları arasında yer alıyor. Arkasında New Murabba Development Company yer alan Mukaab, içerisinde döner yapıda bir kule formu taşıyor. Yapıya destek veren Suudi Hükümetinin Kamu Yatırım Fonu, Mukaab’ın teorik olarak 20 adet Empire State Binasını barındıracak kadar büyük olduğunu söylüyor. Yani kâğıt üzerinde gerçekten devasa tasarlanan yapı, konut ve otel bölümleri, ticari alanlar ile dinlenme tesislerinin yanı sıra çok sayıda perakende, kültürel ve turistik cazibe merkezini bir araya getirecek. 2030 yılında tamamlanması hedeflenen Mukaab’ın içinde ayrıca su altı ya da farklı diğer sahneleri tasvir etmek için kullanılacak bir tür 360 derecelik holografik deneyim de sunulacak.