Tamamen yeni tasarımla gelecek Apple Watch X gündemde yer alıyor. Apple sonunda büyük bir değişikliğe hazırlanıyor.
Tüm detaylarına burada yer verdiğimiz dört farklı modelden oluşacak iPhone 15 ailesi ile beraber iki yeni Apple Watch modeli gelecek. Sağlam Apple analisti Mark Gurman’a göre 12 Eylül tarihindeki etkinlikte karşımıza spesifik olarak 41 mm ve 45 mm boyutları bulunacak Series 9 ailesi ve ikinci jenerasyon Watch Ultra çıkarılacak. Saatler için halen çok fazla bilgi sızdırılmış değil ancak devasa yenilikler beklememek gerekiyor. Gurman, bu yıl çıkacak saatlerin gücünü yeni geliştirilen S9 işlemciden alacağını belirtiyor, bu işlemci ile beraber ciddi bir performans artışı bekleniyor. Apple Watch’ları bugün gündeme getiren ise Apple Watch X (İsim farklı olabilir) oldu. Gurman tarafından verilen bilgiye göre bu şimdiye oranla daha ince yapıda planlanan ürün 2024 ya da 2025 yılında lanse edilecek ve mevcut Apple Watch’lardan çok daha farklı bir tasarıma sahip olacak. Manyetik kayış bağlantısı sunması beklenen ancak bu kesin olmayan ürün, şimdiye kadarki en büyük yeniden tasarım çalışması ile birçok kişinin fazlasıyla dikkatini çekecek izlenimi oluşturuyor. Önümüzdeki dönemde detaylandırılacak bu akıllı saat, kesin değil ancak kan şekeri ölçümü gibi çok önemli sağlık özelliklerine sahip olabilir.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Apple daha şimdiden önümüzdeki yıllarda gelecek microLED ekranlı Apple Watch Ultra üzerinde çalışıyor. Bu ürün bir süre 2024 yılında gelecek denildi, daha sonra ise 2025‘e kaldı bilgisi gündeme geldi. En son ise ürünün 2026 yılında satışa çıkacağı aktarıldı. Yani daha oldukça uzakta olan akıllı saat modeli, şimdilik sadece ekranı ile gündeme geliyor. Kaynaklara göre Apple’ın gelecek yıllarda karşımıza çıkarılacak iPhone’larda ve yeni jenerasyon Watch Ultra’da kullanacağı yeni nesil panel teknolojisi “microLED” olacak. Temeli OLED ile benzer olan microLED teknolojisi, farkını ışık üretilen bölümdeki organik materyali organik olmayan gallium nitride (GaN) ile değiştirerek koyuyor. Bu sayede başta polarizasyon olmak üzere birçok katmana olan ihtiyacı bitiren teknoloji, sonuçta çok daha ince paneller üretilmesinin önünü aralıyor. Her piksel kendini aydınlattığı için ekstra bir arka aydınlatma ihtiyacı bulunmayan bu paneller, OLED’e göre çok daha iyi enerji verimliliğiyle çalışıyor. Teknik detaylara göre microLED, OLED’den tam yüzde 50 daha az enerji harcıyor, bu da onu ufak bataryalı mobil cihazlar için harika bir seçenek haline getiriyor. OLED gibi ekran yanması sorunu da bulunmayan ve genel olarak çok daha uzun ömürlü olan microLED, daha yüksek parlaklık ve kontrast sunabilmesi yanında yüksek renk gamutlarına da destek veriyor.
