Tesla, son birkaç yıl içinde giderek daha büyük enerji depolama projeleri üstlenmeye başladı. Şimdi ise karşımızda Megapack projesi var.
Tesla Megapack projesi, Avustralya’da kurulan dev batarya sisteminin ardından ortaya çıktı. Megapack, Tesla’nın sunduğu üçüncü ve en büyük enerji depolama sistemi olarak biliniyor. Şirket ayrıca yerleşik Powerwall ve ticari Powerpack sistemlerini de satıyor. Bu adımlar ise şirketin değerinin de artmasına neden oluyor. Bunun yanında Megapack olarak adlandırılan enerji dağıtım projesi bir seferde 3 MWh kadar enerji depolayabiliyor. Bununla beraber Tesla, 1 GWh’den daha fazla enerji deposuna sahip bir batarya oluşturmak için yeterli Megapack’i bir araya getirmenin üç aydan kısa süreceğini de söylüyor. Şirket bunun San Francisco’daki her evin altı saatlik aktif kullanımını karşılayacağını söylüyor.
Tesla, Megapack’in yüzde 40 daha az yer kapladığını, parçaların onda birine ihtiyaç duyduğunu ve alternatif enerji depolama çözümlerinden 10 kat daha hızlı monte edilebileceğini söylüyor. Şirket, tüm Megapack’lerin büyük ölçekli hizmet projeleri ve mikrogridler için gelişmiş bir izleme ve kontrol platformu olan Powerhub’a bağlandığını ve Tesla’nın otomatik enerji ticareti için makine öğrenim platformu olan Autobidder ile de entegre olabileceğini belirtiyor. Firma bugün yoğun olarak kullanılan doğal gaz bazlı olan sistemlere oranla Megapack ile sürdürülebilir bir alternatif olmayı hedefliyor. Kaliforniya gibi iddialı emisyon hedefleri olan eyaletlerde, Tesla bu hedefine bir miktar yaklaşabilir deniyor.
Şirket yakın zaman önce Avustralya’da Powerpacks kullanarak dünyanın en büyük lityum-iyon bataryasını kurmayı bitirmişti. 129 MWh kapasiteye sahip olan bu lityum-iyon bataryalar, 100 MW güç sağlayabiliyor.