PlayStatIon 3’ün son nefesini vermesine oldukça kısa bir süre kala karşımıza çıkan The Last of Us, pek çok kişiye göre konsolun sahip olduğu en iyi oyundu. Eğer bu oyunu ıskalayarak PS4’e geçenlerdenseniz üzülmeyin, artık siz de bu şahesere sahipsiniz Filmler, kitaplar ve oyunlar gelecek tasvirlerinden bolca faydalanır. Kimi zaman ütopya kimi zaman da distopya olarak karşımıza çıkan bu gelecek tasvirleri, sık sık umutsuzluğa yönelik parçalar barındırır. İnsanlık çoğu zaman kendisini yiyip bitiren bir hal alır, robotlar kontrolü ele geçirir, büyük şirketler bizleri daima gözetler ve sonunda da muhtemelen yok oluruz. Bazen bizzat bizim sebep olduğumuz bir doğal felaket gerçekleştirir bunu, bazen de ne yaparsak yapalım engel olamadığımız büyük bir salgın hastalık. Ama genel olarak beyinlerimizde yer alan düşünce değişmez: kötü bir sona doğru ilerliyoruz. The Last of Us, benzer bir distopyaya götürüyor bizi. Kendi ellerimizle yarattığımız dünyanın yok olduğu, salgın bir hastalıkla insanların canavarlaştığı, baskıcı bir yönetimin başa geldiği olumsuz bir gelecek tasviri bu. Ancak siyahın içindeki beyazı göstermeye çalışan bir hikaye aynı zamanda… The Last of Us: Remastered ► GİRİŞ ► TAM BİR BAŞYAPIT ► BİR TIK YUKARI ► DETAYLAR ► PUANLAMA TAM BİR BAŞYAPIT The Last of Us ile ilk olarak tam bir sene önce, geçtiğimiz yaz ayında karşılaşmıştık. PlayStation 4’ün iyiden iyiye kendini hissettirdiği, eski nesil konsolumuzu ufaktan kenara çekme planları yaptığımız dönemde hayatımıza giriş yapmıştı. Sınırları sonuna kadar kullanılmış, artık daha fazlasını veremeyeceği düşünülen PlayStation 3 ile yollarımızı ayırmanın vakti gelmişti. Ancak Uncharted serisinin yapımcısı Naughty Dog’un bu konuda farklı düşünceleri vardı. Hala PS3 ile yapılabilecek bir şeyler olmalıydı, oldu da. Onca yıl bize eşlik etmiş, sayısız enfes oyunla hayatımızı renklendirmiş olan konsol, başyapıtını en sona saklamıştı. The Last of Us sadece PS3’ün en iyi oyunu değildi, video oyun tarihinin gelmiş geçmiş en iyi oyunları arasına rahatlıkla kafadan giriş yapabilecek seviyedeydi. Oyun tarihini kökünden değiştiren, kendisinden sonraki yapımlara ışık tutmuş pek çok oyunla karşılaştık bugüne dek. Mario, platform türünün olması gerektiği noktayı göstermişti mesela. Half-Life ise FPS türünde nasıl bir geleceğin bizleri beklediğini önümüze sermişti. Bu tarz oyunların hepsi belirli noktalarda kimsenin yapamadığını yapmış, sektörün ufkunu açmış yapımlardı. The Last of Us’ı özel kılan ise çok daha farklı bir şeydi. O, günümüz oyunlarında yer alması gereken her ögeyi, ama her ögeyi, muazzam bir seviyede kullanarak ortaya bir sanat eseri çıkarmanın mümkün olduğunu göstermişti bize. Kimi noktalardan ödün vererek bazı parçalarını öne çıkaran oyunlara o kadar alışmışız ki, bunun yapılamayacağına inandırmışız kendimizi belki de. “Oyunun grafikleri çok iyi değil ancak oynanış mekanikleri ile durumu kurtarıyor” gibi cümlelerle olumsuz parçaları halı altına süpürmüşüz. Ama aslında bu mümkünmüş. Oyuncuya muhteşem görsellikle beraber enfes bir senaryo yaşatmak, bunları kusursuz oynanış mekanikleriyle bezeyip üst düzey seslendirme ile zenginleştirmek, sanat eseri tadında çevre tasarımları hazırlayıp hem gizlilik hem de aksiyon parçalarını hatasız bir şekilde hayata geçirmek mümkünmüş. “Şurası iyi ama” gibi ifadelerin yer almadığı, muhteşem bir oyunla karşılaşmıştık. Tamam o kadar da abartmayalım, ufak kusurları elbette vardı. Düşman yapay zekası oldukça iyi olsa da ilk gösterilen tanıtım videolarındakiler gibi değildi mesela. Veya çizgiselliğin oldukça dışına çıkacaklarını ve her seferinde farklı olaylarla karşılaşacağımızı söylemiş olmalarına rağmen böyle bir durum da yoku ortada. Ancak bunlar gerçekten çok küçük ve dikkate alınmayacak problemlerdi. Belki de oyun sektörünün pılısını pırtısını toparlayıp gitmesini engelleyen kusurlardı. Neyse ki hala daha iyisini yapmak mümkündü ve bu da onlara umut ışığı oldu. Ancak ne olursa olsun, bunların hiçbiri The Last of Us’ın bir başyapıt olduğu gerçeğini değiştirmedi. Tam da bu nedenle, çıkışının üzerinden sadece bir sene geçmiş bir oyunun yeniden yapımı çıktı karşımıza. Çoğu oyun bunun için senelerce beklerken, TLoU sevenlerini çok fazla yalnız bırakamadı. ÇOCUKÇA HAYALLER Bu yazıyı okuyanlar arasında elbette oyunu oynamış olanlar vardır. Ancak biz, o veya bu sebeple oynayamamış ve şu an bir PS4 sahibi olan kişiler için yazıyoruz bu incelemeyi biraz da. O nedenle oyun hakkında biraz da olsa bilgi vermemiz gerekiyor. The Last of Us, insanların bütün yapısını değiştiren bir mantar hastalığının yayılması sonucu düzenin yok olduğu bir gelecekte geçiyor. Bu yeni düzende hayatta kalmak için en etkili yollardan birisi olan kaçakçılıkla uğraşan Joel ve bu olumsuz geleceğin içinde hayata gelmiş olan Ellie’nin hikayesini izliyoruz. Bir teslimat görevi olarak başlayan yolculukları, attıkları her adımla birlikte daha da yakınlaşmalarına sebep olan farklı bir baba-kız öyküsüne dönüşüyor. Yağmacılar, baskıcı yönetim ve hastalıklılar bu yeni düzenin karanlık tarafını yansıtırken, Ellie’nin yavaş yavaş ufak güzellik taneciklerini keşfetmesi tünelin ucundaki aydınlığı betimliyor. Tür olarak gizlilik ve aksiyon karışımı bir yapısı bulunan The Last of Us, sizin tercihinize göre hareket seviyesini belirliyor. Oyunun yapısı gereği gizlilik ögelerine daha fazla önem vermek ve her şeyi sessizce halletmeye çalışmak daha fazla keyif verecektir oynayanlara. Zaten de oyun da sizi bu tarafa yönlendirmeye çalışıyor çaktırmadan. The Last of Us: Remastered ► GİRİŞ ► TAM BİR BAŞYAPIT ► BİR TIK YUKARI ► DETAYLAR ► PUANLAMA BİR TIK YUKARI Her şey tamam da, PS3 ile PS4 versiyonları arasında ne gibi farklılıklar var peki? İlk olarak sizin de tahmin edebileceğiniz üzere grafiksel bir fark bulunuyor. The Last of Us, PS3 üzerinde harika görünen bir oyun olmasına rağmen PS4 ile kendini aşmış adeta. 720p çözünürlük ve 30fps olarak oynadığımız yapım, 1080p ve 60fps seviyesine ulaşmış. Özellikle birim zamanda gösterilen kare sayısının 60fps olması oyuna büyük artı kazandırmış. Bunun ne kadar önemli olduğunu ilk bakışta anlayamıyorsunuz ancak ayarlar menüsünden 30fps’ye çekme seçeneğini işaretlerseniz ne gibi bir etkisi olduğunu çok daha net fark ediyorsunuz. Oyun PS4 üzerinde çok daha akıcı, net ve göze hoş geliyor. Kaplamalar ve ışıklandırmalarda da bir gelişim uygulandığını rahatlıkla gözlemleyebiliyorsunuz. Remastered sürümünün sahip olduğu bir diğer önemli özellik ise PS3 için çıkmış olan tüm indirilebilir içerikleri de bünyesinde barındırıyor olması. Sonradan eklenen multiplayer haritaların yanında asıl önemli olan, Left Behind paketinin de yer alması. En az ana oyun kadar başarılı olan bu pakete ekstra ücret ödemeden sahip olmak büyük avantaj. DÜŞÜNMEYE GEREK YOK PS4 sürümüyle gelen bir başka ilginç özellik de fotoğraf modu. Bu sayede eşsiz manzaraların fotoğraflarını çekebiliyor ve istediğiniz gibi üzerinde oynama yapabiliyorsunuz. Tahminimizce oyunu oynamış olanların akıllarında fotoğrafını çekmek için birkaç sahne anında belirmiştir. The Last of Us: Remastered, şimdiye kadar oynamamış ve PS4 sahibi olan kişilerin bir saniye bile düşünmeden edinmesi gereken bir yapım. Daha önceden oynamış olanları dahi mutlu edecek, şimdiye kadar çıkmış en iyi yeniden yapımla karşı karşıyayız. The Last of Us: Remastered ► GİRİŞ ► TAM BİR BAŞYAPIT ► BİR TIK YUKARI ► DETAYLAR ► PUANLAMA Oyunu oynarken özellikle duvardaki kaplamalara ve etraftaki detaylara dikkat etmeye çalışın. Hoş zaten siz dikkate etmeseniz de gözünüze sokuyor oyun. PS4 sürümü ile birlikte oyuna eklenen fotoğraf modu sayesinde ilginç anları ölümsüzleştirebiliyorsunuz. Değişik filtre seçenekleri de mevcut. Pek çok güzel grafik gördüğünüze eminiz. Ancak şu ağaçların arasından yürürken kesinlikle nutkunuz tutulacak. Muazzam bir iş çıkarılmış. Daha sonradan çıkan tek kişilik senaryo paketi Left Behind da oyunda yer alıyor. En az ana oyun kadar keyifli ve maalesef onun kadar üzücü. The Last of Us: Remastered ► GİRİŞ ► TAM BİR BAŞYAPIT ► BİR TIK YUKARI ► DETAYLAR ► PUANLAMA -EDITORUN SECIMI- PUANLAMA OYNANABİLİRLİK -9PUAN- GRAFİK -10PUAN- EĞLENCE -10PUAN- SES – MÜZİK -10PUAN- 9,8 YAPIMCI - DAĞITICI • NAUGHTY DOGS • SONY PLATFORM • PS4 The Last of Us: Remastered ► GİRİŞ ► TAM BİR BAŞYAPIT ► BİR TIK YUKARI ► DETAYLAR ► PUANLAMA