Clem’i yedirtmeyiz! Aslından daha başarılı olan kaç tane uyarlama vardır diye sorsak cevap vermekte zorlanırsınız sanıyoruz ki. Başarılı bir çizgi romandan en az onun kadar başarılı bir televizyon dizisine ve sonrasında hepsinden daha başarılı olan bir oyuna evrilen The Walking Dead, kaideyi zorlayan bir istisna sadece Duygu… Oyun dünyasına adını altın harflerle kazımış hemen her yapımın insani duygulara dokunmak konusunda ne denli başarılı olduğu bir gerçek. Muazzam grafikler, baş döndüren bir aksiyon, şaşkına çeviren fizik modelleri ve buna benzer unsurlar bir oyunu “iyi” yapmaktan öteye geçemiyor. “Başyapıt” olabilmek içinse daha fazlasına ihtiyacınız var. Gülmek, ağlamak, endişelenmek, panik olmak, korkmak, heyecanlanmak vb. duyguların yer aldığı bam tellerini tıngırdatmadıkça ne bir Sanitarium olabilirsiniz, ne de bir Metal Gear Solid. Bunu başarabilmenin pek çok yolu var elbette; usta bir kalemin ellerinden çıkma kusursuz bir senaryo veya yaptıklarınızı hissetmenize sebep olan oynanış dinamikleri, doğru tercihler olacaktır. Ancak hepsinin içinde en önemlisi, yönettiğiniz karakterle empati kurabilmenizi başarmaktır ki bunu başarabilen oyun sayısı iki elin parmaklarını geçmez. The Walking Dead: Season 2 – Episode 1 ► GİRİŞ ► SIRA SENİN UFAKLIK ► YAŞAYANLARIN DÜNYASI ► DETAYLAR ► PUANLAMA SIRA SENİN UFAKLIK Bir karakterle empati kurabilmemiz için onun yaşadıklarını çok iyi deneyimlemiş olmamız gerekiyor. Yaptıklarını neden yapıyor, ne gibi motivasyonlara sahip, amacı ne, ne hissediyor gibi soruların cevaplarını veremiyorsak eğer o karakterin yerine kendimizi koyabilmemiz mümkün değil. Daha önce sık sık bahsettiğimiz gibi burada Assassin’s Creed 2’nin ana karakteri Ezio’yu örnek göstermek yanlış olmayacaktır. Bir suikastçı olmadan önce neler yaşadığını gözlemlediğimiz, beraber sokak kavgasına çıktığımız, sevgilisinin camına tırmandığımız Ezio, son dönemin en başarılı karakter gelişimi olarak karşımıza çıkmıştı. İşte The Walking Dead’in bu denli başarılı olmasının temelinde de bu yatıyor. İlk sezonda hem Clementine hem de Lee ile o kadar sıkı bir bağ kurmuştuk ki, attıkları her adımı iki kez düşünme ihtiyacı hissediyorduk içimizde. Lee ile yollarımızı “zorunlu” olarak ayırmamızdan sonra ikinci sezona Clementine’ı kontrol ederek başlangıç yapıyoruz. Oyun çıkmadan önce Clem’i yönetecek olmamız konusunda soru işaretleri dolaşıyordu kafalarda ancak şu an görüyoruz ki Telltale oldukça doğru bir adım atmış. Birinci sezonu rahatlıkla Clementine’ın karakterini derinleştiren, bizlerle arasında bağ kurmasına neden olan bir başlangıç hikayesi olarak görebiliriz. Tek başına kalmış bir şekilde ağaçların arasında yürürken, karnını doyurmak için çöpleri karıştırırken, karşılaştığı kişilerle konuşmadan önce iki kere düşünürken neler hissettiğini çok iyi anlıyoruz. The Walking Dead Season 2, oyuncuyla karakter arasında kurulan bağ anlamında gelmiş geçmiş en başarılı yapım olacak gibi görünüyor. Sezonun ilk bölümünde oldukça rahatsız edici olan bir iki sahne var, eğer interneti birazcık araştırırsanız oyunu oynamış olan herkesin bu sahnelerden bahsettiğini ve Clementine kadar kendilerinin canının yandığını söylediklerini görebilirsiniz. Bahsetmiş olduğumuz sahnelerden en vurucusu olan dikiş sahnesinde canından can gitmeyen, imleci hareket ettirirken eli titremeyen bir insan evladı olabileceğine ihtimal vermek güç. Ancak tüm bunlar karakterle ilgili, söz konusu senaryo olduğunda ilk sezonun seviyesine ulaşıp ulaşamayacağını söylemek şu an için güç. Şu noktadan sonra ilk sezonu oynamadıysanız bir sonraki sayfaya geçiş yapmanızı tavsiye ediyoruz. Bildiğiniz üzere son olarak Lee’nin zombiler tarafından ısırılmış olması sebebiyle öldüğünü ve Clementine’ın tek başına yola devam etmek zorunda kaldığını görmüştük. İkinci sezonun başında yaşanan kısa bir şok dalgası dışında oyunumuz 16 ay sonrasında başlıyor. İlk bölüm, Clem’in tek başına kalma, zorluklara göğüs germe ve yeni bir grupla yolunun kesişmesi üzerine yoğunlaşıyor. Daha ilk saniyeden itibaren 16 aylık sürecin üzerinde yarattığı etkileri, Lee’nin olmadığı bir The Walking Dead evreninin ona hissettirdiklerini çok net olarak gözlemliyoruz. “All That Remains”, Clem’in yeni hikayesi için kusursuz bir başlangıç olmuş. The Walking Dead: Season 2 – Episode 1 ► GİRİŞ ► SIRA SENİN UFAKLIK ► YAŞAYANLARIN DÜNYASI ► DETAYLAR ► PUANLAMA YAŞAYANLARIN DÜNYASI İlk sezonun bu denli başarılı olmasının nedenlerinden bir diğeri de, en az ana karakterler kadar yan karakterlerin de üzerinde durulmuş olmasaydı. Karşılaştığımız her bir kişinin o evrende yer alması gerektiğini, doldurma amaçlı kullanılan bir kişi dahi olmadığını görüyorduk. Bu nedenle ikinci sezonda karşılaştığımız yeni karakterlerin oyunun başarısı anlamında önemi oldukça büyük. Oyundan alacağınız zevki baltalamamak adına fazla detaya girmek istemiyoruz ancak yeni karakterlerin de şimdilik son derece başarılı yazılmış olduğunu söyleyebiliriz. Lee’nin yerini doldurma potansiyeline sahip yeni bir delikanlı, her ekibin ihtiyacı olan mantıklı düşünme yeteneğine sahip bey amca, ağzını açtığı ilk dakikadan itibaren oyuncuyu sinir etme yeteneğine sahip hamile bir abla ve dahası. Tıpkı ilk sezonda olduğu gibi hepsinin bu dünyada var olmasının gerekli olduğunu hissediyorsunuz. Hatta kısa süreli de olsa karşımıza çıkmış olan köpeğin bile bize anlatmak istediği şeyler, duygu hezeyanlarına sebep olan etkileri var. Ve zombiler… Eh, onlar bildiğimiz gibi. The Walking Dead gibi bir isme sahip olan bir oyunda asıl konunun zombiler olmasını bekleyebilirsiniz ancak alakası yok. Bu oyun ölenlerle değil, tamamen hayatta kalanlarla ilgili aslında… USTA İŞİ DOKUNUŞLAR The Walking Dead Season 2, ilk sezonu sevenin yine çok seveceği, sevmeyenin ise burun kıvıracağı bir yapıya sahip. Çünkü oyuna getirilen en temel eleştirilerden olan oynanış dinamikleri aynen yerini koruyor. “Bu bir oyun değil ki, bu interaktif bir roman” cümlesini olumsuz bir ses tonuyla dile getirenlerdenseniz rahatlıkla bu oyundan da uzak durabilirsiniz. Telltale Games’in tüm oyunlarında kullandığı sistematiğin birkaç ufak dokunuşla karşımıza çıktığını görüyoruz. Etkileşebileceğimiz nesneler yine yerini belli ediyor, yapabileceklerimiz küçük ikonlarla kendiliğinden beliriyor. Vurucu anların yarattığı etkiyi artırabilmek amacıyla eklenen sağa sola gitme ve fareyi sürükleme mekanikleri ise oyuna çok yakışmış. Daha önce bahsetmiş olduğumuz dikiş sahnesinde iğneyi fareyle sürüklememiz gerekiyor örneğin ve bu mekanik yaşananlarla o kadar uyuşmuş ki, defalarca fareyi geri çekmek zorunda kalıyorsunuz. Eğer bu eylemi tek bir tuşa basarak gerçekleştirseydik kesinlikle aynı etkiyi yaratmazdı. Bunun yanında diyalog sistemi de yine kısa sürede sunulan seçenekleri değerlendirmek üzerine kurulu. Nasıl bir Clem görmek istiyorsanız, vereceğiniz kararları da ona göre seçmeniz gerekiyor. BEKLE BİZİ CLEM! Grafik ve ses konularına The Walking Dead gibi bir oyun için değinmek yersiz olacaktır. Sahip olunan kusursuz çizgi roman atmosferinin değişmeden karşımıza çıkmış olması yeterince tatmin edici. İlk sezonu ile pek çok otorite tarafından yılın oyunu olarak gösterilen The Walking Dead, ikinci sezona da harika bir başlangıç yapıyor. Lee’nin de olmadığı bir dünyada Clementine’ı daha fazla yalnız bırakmayın deriz… The Walking Dead: Season 2 – Episode 1 ► GİRİŞ ► SIRA SENİN UFAKLIK ► YAŞAYANLARIN DÜNYASI ► DETAYLAR ► PUANLAMA Oyundaki bütün bu karamsarlığın arasında içimizi ısıtan şey yine geçmişin hatıraları olacak. İşte, tüm The Walking Dead bölümleri içindeki en rahatsız edici anın başlangıç noktası… İşte karşımıza çıkan yeni grup. Ne kadar dost canlısı olduklarını bize zaman gösterecek. Clem artık o eski masum çocuk değil. Hayatta kalabilmesi için ne yapması gerektiğini çok iyi biliyor. The Walking Dead: Season 2 – Episode 1 ► GİRİŞ ► SIRA SENİN UFAKLIK ► YAŞAYANLARIN DÜNYASI ► DETAYLAR ► PUANLAMA -EDITORUN SECIMI- PUANLAMA OYNANABİLİRLİK -9PUAN- GRAFİK -10PUAN- EĞLENCE -10PUAN- SES – MÜZİK -9PUAN- 9,5 YAPIMCI - DAĞITICI • TELLTALE GAMES • TELLTALE GAMES PLATFORM • PC, PS3, XBOX 360, PS VITA The Walking Dead: Season 2 – Episode 1 ► GİRİŞ ► SIRA SENİN UFAKLIK ► YAŞAYANLARIN DÜNYASI ► DETAYLAR ► PUANLAMA