Yurt dışında alınan önlemlerin altyapıları Türkiye’de de atılmaya başlanırken, trafik deneyiminde yeni bir süreç bizleri bekliyor.
Küresel ısınmanın var olan etkilerinin biraz da olsa önlemek adına hemen her ülke yönetiminin hatırı sayılır programları devreye soktuğuna şahit oluyoruz. Bu süreçte Paris ve Roma gibi dünya kentlerinin belediyeleri doğrudan net tarihler vererek içten yanmalı araçlarla ilgili yasakların başlayacağını duyurmuştu. Yurt dışı bazlı gündeme gelen bu hamlelerin benzer altyapısı nihayet Türkiye’de de atılmaya başlanıyor. Buna göre kent merkezlerindeki araç yoğunluğunun azaltılması için “düşük emisyon alanları” ilan edilecek. Bu yerlere, trafik yoğunluğuna bağlı olarak, araç girişi sınırlandırılabilecek, yasaklanabilecek ya da ücretlendirilebilecek.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı‘nın “Ulaşımda Enerji Verimliliğinin Artırılmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”i Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre, Bakanlık, ilgili diğer bakanlıklar ve belediyelerce akaryakıt tüketiminin izlenmesi ve çevre dostu araçların kullanılması için ortak tedbirler alacak. Yakıt tüketimini artıran ve sürüş güvenliğini tehlikeye atan altyapı eksikliklerin giderilmesi ve denetlenmesi için gerekli adımlar atılacak.
Kent genelinde yoğun trafik sıkışıklığının yaşandığı saatlerde, trafiği rahatlatmak, enerji ve zaman tasarrufu sağlamak amacıyla kentteki kurum ve kuruluşların uygun görüşleri alınmak şartıyla, işe başlama ve bitiş saatleri planlanabilecek. Esnek çalışma ve uzaktan çalışma olanakları değerlendirilecek. Bakanlıkça, havaalanı, liman, terminal ve raylı sistem istasyonlarında aydınlatma, ısıtma ve soğutma sistemlerinde çevreci alternatif enerji kaynaklarının kullanımına öncelik verilecek. Büyükşehir belediyeleri ve bu belediyelerin sınırları dışındaki belediyelerden nüfusu yüz binin üzerinde olanlar, “Kentsel Ulaşım Ana Planı“, ayrıca kentin ihtiyaçlarına, ulaşım ve mekansal planlarına uygun olarak “Otopark Ana Planı” hazırlayacak.
Belediyeler, ulaşımda alternatif enerji sistemlerini teşvik etmek için elektrikli araçların cadde ve sokaklar üzerinde şarj edilebilmesini sağlayacak altyapı planları oluşturacak. Motorlu taşıtların şehir girişlerinde veya belirlenen merkezlerde park edilebilmesi için otopark kurulması sağlanacak. Kent girişlerine yapılacak parkların ücretsiz veya saat sınırlaması olmayan sabit ve düşük park ücretiyle işletilmesi sağlanacak. Kent merkezlerinde yoğun yaya trafiğinin bulunduğu meydanlar, alışveriş alanları, tarihi ve turistik yerler, gerekli görüldüğünde araç trafiğine kapalı ya da kısıtlı alan ilan edilebilecek. Yük taşımacılığı yapan ticari araçların belirlenen hatlara veya belirli saatlerde şehir merkezlerine girişine izin verilmeyecek.
Belediyelerce, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının uygun görüşünü almak kaydıyla, kent merkezlerinde ve semt ölçeğinde yoğun trafik ve hava kirliliğinin yaşandığı alanlar düşük emisyon alanı ilan edilebilecek. Düşük emisyon alanı, motor teknolojileri ve yakıt kullanım durumuna göre ulusal ve uluslararası standartlarla uyumlu emisyon sınıfına göre sınıflandırılmış araçların, trafik yoğunluğuna bağlı olarak, girişinin sınırlandırıldığı, yasaklandığı veya ücretlendirildiği alan veya yolları kapsayacak. Emisyon sınıfları, hususi otomobil, hafif ve ağır ticari araçlar ve hibrit araçlar için, yakıt tipine göre, ayrı ayrı belirlenecek. Düşük emisyon alanı uygulamasında ihlallere yönelikse işlem uygulanacak.
Belediyeler, taksilerin trafikte boş dolaşmalarını, durak dışında beklemelerini engelleyecek, taksi yönetim veya çağrı merkezi, telefonlu, telsizli durak ve merkezi alanlarda taksi cepleri gibi uygulamaları yaygınlaştıracak. Bunun için şehir trafiğine uygun bir şekilde, taksilerin bekletileceği alanları tespit edecek. ürücü belgesi verilen kurslarda ekonomik sürüş tekniği ve çevre kirliliği konularına da yer verilecek. Motor gücü, yakıt tipi, araç kategorisi ve model yılı bilgileri, yakıt satış verileri, taksi, özel halk otobüsü, belediye otobüsü, dolmuş, metro, hafif raylı sistem, tramvay ve deniz yolu araç sayıları ile yakıt ve elektrik tüketim verileri her yıl mart ayında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı‘na iletilecek. Tüm bu kararlara ilişkin hükümlerin, üç yıl içerisinde ilgili belediyelerce hazırlanması gerekiyor.