Türk motosiklet tasarımcısı Mehmet Doruk Erdem, son zamanlarda karşımıza çıkan en etkileyici tasarımlardan birini tutkunlarıyla buluşturuyor.
Sizlerle birlikte bu zamana kadar bağımsız tasarımcılar tarafından geliştirilmiş birçok tasarım çalışmasını ve hayata geçirilmiş projeleri değerlendirme fırsatımız oldu. Bu projeler arasında, çoğu küresel markanın oluşturduğu projelerden çok daha etkileyici olanlarına da rastladık. Bugün, bahsettiğimiz bu etkileyici tasarımlardan bir tanesini daha sizlerle buluşturuyoruz. Üstelik bu seferki etkileyici tasarımıyla yüzümüzde tebessüm bırakan proje bir Türk tasarımcı tarafından gerçekleştirildi.
Motosiklet tasarımcısı Mehmet Doruk Erdem tarafından hayata geçirilen BMW ALPHA projesi, motosiklet tutkunlarının eski dönemlerden hatırlayacağı bir tasarımı günümüze taşıyor. Projeyi, Anthony Hopkins‘in başrolünü üstlendiği Efsane Adam (The World’s Fastest Indian) filmini izledikten sonra hayata geçirme kararı aldığını belirten Erdem, tasarım sürecini yaklaşık iki yıl önce tamamlamış. Tamamlanmasının ardından internet üzerinde git gide popüler hale gelen tasarımı hayata geçirmeyi de düşünen Erdem, mühendis Mark Atkinson ile birlikte bu etkileyici motosiklet projesini tamamlamak için birlikte çalışmaya başlamış. Hikayenin en güzel detaylarından biriyse Amerikalı bir mühendisin bu tasarımın hayata geçirilmesine inanıp Erdem ile ileşitime geçmeye çalışması.
Kullanılamaz halde bir BMW K75‘in üzerinden halen iyi kondisyonda olan motorunu alarak işe başlayan Atkinson, şasi ve gövde üzerinde de bir süre iyileştirme çalışması yürütmüş. Şasi ve gövde üzerinde önce yüzeyden başlayarak geliştirme çalışmasını yürüten Atkinson ardından birbirinden bağımsız olan parçaların üzerinde ayrı ayrı çalışmış. Sonundaysa ortaya baktıkça bir daha bakasımız getiren modelin şasisini bir bütün olarak oluşturmayı başarmış. Tasarımın altyapısını oluşturacak mühendislik kısmının tamamlayan Atkinson, ilk başlarda ulaşamadığı Erdem ile geliştirdiği şasinin de fotoğrafını da göndererek bağlantı kurmayı başarmış. Atkinson’dan önce kendisine birçok kişinin bu tasarımı hayata geçirmek için iletişime geçtiğini ifade eden Erdem, Atkinson’un kendi tasarımı için geliştirdiği altyapıyı görünce projeyi hayata geçirebileceğine inanmaya başlamış. Bu sürecin ardından koordineli olarak projeyi tamamlamak için birlikte çalışan ikili 16 aylık bir zaman zarfının ardından ALPHA projesini tamamlamayı başarmış.
Motorun yapılışı sırasında gövdede karbon ve karbon/bazalt karışımından meydana gelen parçalara yer veren ikili, BMW’nin 1936 ve 1940 yılları arasında ürettiği ve Targa Florio gibi döneminin en önemli yarış organizasyonlarından birisi olan Mille Miglia‘da başarı elde eden spor otomobili 328‘de yer verdiği ön ızgarasına dahi projelerinde yer vermiş. Açıkçası bu detay motosikletin bütününde oluşturulan tasarımı en anlamlı hale getiren etmen olarak altını çizmeden edemeyeceğimiz bir bölümlerden sadece bir tanesi.
BMW ALPHA projesinin “kaputunun” altında 740cc hacminde üç silindirli BMW K75 motoru görev yapıyor. Elektronik yakıt enjeksiyonu sistemine sahip olan motorun teknik değerlerine baktığımızdaysa 75 beygir güç ve 68 Nm tork değerinin olduğunu görüyoruz. Motorun gövdeyle olan entegrasyonunun tamamlanmasının ardından tamamen hazır hale gelen proje, son zamanlarda karşılaştığımız en etkileyici motosiklet tasarımlarından bir tanesi olarak karşımıza çıkarken projenin bir Türk tasarımcı tarafından meydana getirilmesi de bizleri ayrıca mutlu ediyor. Tasarımcı Mehmet Doruk Erdem’in diğer tasarımlarının da yer aldığı Instagram sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.
VİDEO