İlk olarak 1995 yılında bizlere merhaba demiş olan Twisted Metal için araç savaşı konseptini tanımlayan oyun oldu diyebiliriz. Özellikle Twisted Metal 2 belki de bugüne dek çıkan en başarılı yapım oldu bu kategoride. God of War’un yapımcısı David Jaffe tarafından yaratılan seri, senaryo görmezden gelinerek saf aksiyona yoğunlaşmış oynanışıyla herkes tarafından büyük beğeni toplamıştı. Pek çok farklı silahla donatılmış araçlarımıza atlayıp sert ve gaza getiren müzik eşliğinde önümüze geleni hırpaladığımız bu oyun tartışmasız döneminin en iyi oyunlarından biri olmuştu. Aynı David Jaffe, yeni stüdyosu Eat Sleep Play’i kurduktan sonra ilk göz ağrısını yeniden hatırladı ve uzun zamandır harlanmayı bekleyen külleri yeniden alevlendirerek bu doyumsuz canavarı uykudan uyandırmaya karar verdi.
PALYAÇO FOBİSİ
Twisted Metal deyince pek çok kişinin aklına kafası tüten, her daim gülümseyen ve yarı çıplak bir palyaço gelir. Dondurma kamyonetiyle çevreye dehşet saçan Sweet Tooth dahil serinin önemli karakterleri yeni oyunda da yer alıyor. Ancak önceki oyunların aksine bu kez tek kişilik senaryoda üç karakterin “altı doldurulmuş” hikayesini oynuyoruz. Altı doldurulmuş diyoruz çünkü üzerinde ciddi bir emek olduğu belli olan live action sinematiklerin yer aldığı senaryo anlatımı ile karakterleri benimsememiz biraz olsun sağlanmış görünüyor. Oyun aleminin en karizma kötü karakterlerinden biri olan Calypso, bir kez daha ölümcül bir turnuva peşinde ve kazanana istediğini vermeyi vadediyor. Her birinin ayrı bir hesabı bulunan üç karakterimiz, Sweet Tooth, Mr. Grimm ve Dollface, turnuvayı kazanmak için ellerinden geleni yapıyor. Bu bağlamda bizler de sırayla bu üç karakterin senaryosunu oynuyor, boss dövüşlerinde terleyerek sonu entrikalı bu hikayeyi noktalamaya çalışıyoruz. Ancak her ne kadar enfes sinematiklerle süslenmiş olsa da tek kişilik senaryo maalesef oyunun en zayıf noktası durumunda. Bunun pek çok nedeni var elbette; sizden başka kimseyi öldürmeyi düşünmeyen yapay zeka, araç kullanımını neredeyse imkansız hale getiren kontrol sistemi ve mantıksızlık noktasında bulunan zorluk seviyesi bunlardan sadece bazıları. Yapay zekanın birbirini görmezden gelmesi ve bize yok edilmezse dünyanın sonunu getirecek bir veba salgını taşıyıcısı muamelesi yapması nedeniyle kafanızdaki saç sayısını ciddi seviyede azaltmak zorunda kalıyorsunuz oynarken. Maalesef bu zorlukla başa çıkmak için de oyun size pek yardımcı olmuyor, kontrol cihazı üzerindeki tüm tuşları kullanmak zorunda kalıyor ve yine de yeterince etkili olamıyorsunuz. Bütün bu engelleri aşabilirseniz eğer tek kişilik senaryoyu birkaç saat içinde bitirebiliyorsunuz üstelik. Normal şartlarda bunu çok ciddi bir eksi olarak yorumlayabilirdik ancak konu Twisted Metal olunca aslında senaryo ile pek de işimiz olmadığını hatırlıyoruz. Haritada bulunan düşmanların tamamını yok etmeye yönelik bir oyun oynadığımız düşünülürse odak noktasını da multiplayer’ın oluşturması kadar normal bir durum olamaz. Neyse ki Twisted Metal tek kişilik senaryoda ne kadar çuvallıyorsa çoklu oyuncu modlarında bir o kadar işinin ehli olduğunu gösteriyor. Eğer aradığınız şey durmak bilmeyen aksiyon ve saf bir eğlence ise doğru yerde olduğunuzu rahatlıkla söyleyebilirim. Birbirinden farklı onlarca araçtan istediğinizi seçip karşınıza kim çıkarsa yok etmek gerçekten çok eğlenceli. Bu araçlar hem Twisted Metal tarzına uyacak şekilde hayal gücünün sınırlarını zorlayan tasarımlara sahipler hem de zırh, hız ve özel silah çeşitliliği ile birbirlerinden tamamen ayrılıyorlar. Size uyan oyun tarzını bulup ona göre bir araç seçmeli ve stratejinizi buna göre belirlemelisiniz. Neyse ki vasat senaryonun belki de tek faydası size bu stratejileri yapma imkanı sunması oluyor.
TEK BAŞINA ASLA
Twisted Metal bu eğlenceyi biraz daha renklendirebilmek adına multiplayer’a yedi farklı oyun modu eklemiş. Bireysel ve takım bazlı olarak iki versiyonu bulunan Deathmatch, Last Man Standing ve Hunted modları neredeyse tüm oyuncuların aşina oldukları klasik seçenekler. Ancak son mod olan Nuke, Twisted Metal için yaratılmış benzersiz bir deneyim. Bu modda rakip takımın ekip liderini ele geçirip onu içinde füze barındıran kamyona fırlatmaya çalışıyor ve başarılı olursanız harekete geçecek füzeyi kontrol ederek rakip takımın dev robotunu vurmaya çalışıyorsunuz. Tabii siz bunları yaparken rakip takımın eli de armut toplamıyor ve aynı şekilde karşılık veriyor. Bu nedenle tüm takım olarak hücum ve savunmayı aynı anda yapmanızı gerektiren son derece eğlenceli bir mod olmuş Nuke. Çevrim içi multiplayer’ın yanında co-op seçeneği de oyunda bulunuyor ve bu özellik sayesinde senaryo modu daha sevilir bir hal alıyor. Yani anlayacağınız Twisted Metal tek başına oynamak isteyeceğiniz bir oyun değil.
GEÇMİŞİN İZLERİ
Keşke bu izler sadece oyunun içeriği noktasında kalsaydı ancak maalesef görsellik anlamında da PlayStation 3’ün gücünü kullanamayan bir oyun var elimizde. Yanlış anlaşılmasın grafikler kötü falan değil, rahatsız edici bir tarafları da yok üstelik. Ancak 2012’de çıkmış bir PS3 oyununa yakışmayacak derecede özensiz oldukları da aşikar. Neyse ki Twisted Metal duyularımızla olan ilişkisinde işitsel anlamda öyle bir başarı sağlıyor ki görsel kısmı yok sayabiliyoruz. Rob Zombie, Judas Priest, Sepultura, Iggy Pop vb. pek çok ünlü metal/rock grubunun toplamda 16 şarkısından oluşan soundtrack, gaza gelmek için ihtiyacınız olan tüm gücü size sağlıyor. Bütün o hengamede müziği duymakta zorlanabileceğiniz noktalarda biraz olsun merkezden uzaklaşın ve kendinizi müziğe bırakın, emin olun dönüşünüz muhteşem olacaktır.
ÇOK İYİ OLABİLECEKKEN
Üzerinde bu kadar uğraşılmış bir yapımın böyle hatalara sahip olması gerçekten üzücü. Yapay zeka üzerinde biraz daha çalışılsaydı, piyasaya çıkmadan önce daha ciddi bir bug kontrolünden geçirilseydi ve kontrol sistemi üzerine biraz daha düşülseydi tam bir klasik olabilirdi Twisted Metal. Ancak bütün bunlara rağmen elimizde hala multiplayer’ı ile kendisini uzun süre zevkle oynatacak bir oyun bulunuyor. Araç savaşı temalı oyunları seviyorsanız, Twisted Metal ismini duyduğunuzda dahi tüyleriniz ürperiyorsa veya sadece deliler gibi eğlenmek istiyorsanız bu yapıma şans vermemek gibi bir hataya düşmemenizi tavsiye ederiz. Daha iyisi kaç sene sonra gelir bilemiyoruz.