Volkswagen yönetiminin üç önemli ismine emisyon davası kapsamında yeni suçlamalar
Frankfurt Savcılığına bağlı olarak yürütülen soruşturmada Volkswagen grubunun CEO’su ve üst düzey iki yöneticisi manipülasyon suçlamalarının odağında.
Almanya merkezli olarak yürütülen emisyon skandalı davalarında geride bıraktığımız günü son dönemlerin en hareketlisi olarak nitelendirmek hiç de yanlış olmaz. Mercedes-Daimler grubu için açıklanan 850 milyon euronun üzerindenki cezanın ardından sürecin Volkswagen tarafında da yeni gelişmeler karşımıza çıkıyor. Soruşturma kapsamının bir numaralı isimleri olarak listede kendilerine yer bulan CEO Herbert Deiss ve diğer iki üst düzey yönetici ceza süresine doğrudan etki edecek suçlamalarla karşı karşıya. Grubun pazarlama departmanı içerisinde yer alan Hans Dieter Pötsch ve Martin Winterkorn‘un içerisine bulunduğu üçlü piyasa üzerinde manipülasyon yaptıkları gerekçesiyle suçlu bulundu.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Deiss’in avukatlarından Volkswagen görevi için ilginç ifadeler
Savcılık nezdinde kamuoyuyla da paylaşılan detaylarda bu üç önemli ismin emisyon skandalıyla ilgili süreci bilinçli şekilde kötüye kullandığını görüyoruz. Kaynaklara yansıyan detaylarda Volkswagen grubu içerisinde olan hisse sahiplerine konuyla ilgili bilgilendirmenin çok geç yapıldığı, kişilerin 2015’te olayın patlak verene kadar hiçbir şey bilmediğine vurgu yapılıyor. Bunun doğrultusunda yaşanan hisse düşüşleriyle birlikte paydaşların maddi kayıplarından doğrudan sorumlu olunması da söz konusu. Yapılan suçlamalar karşısında sanıkların üçünün de görevi kötüye kullandıklarını reddettiğini de özellikle belirtmek gerekiyor. CEO Herbert Deiss’ın avukatları tarafından yapılan açıklamalar arasında, Volkswagen içerisindeki görevine devam edeceği ibaresi de oldukça dikkat çekici.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Peki, 2015 yılından bu yana hisse değeri bazında yüzde 40’a kadar düşüş gören Volkswagen cephesinin tüm bu gelişmeler karşısındaki tavrı ne durumda? Bu soru da dün itibarıyla yanıtını bulduklarımız arasındaydı diyebiliriz. Konuyla ilgili yapılan açıklamada; Deiss için yapılan suçlamaların asılsız olduğunu, sürecin titizlikle araştırılarak yönetildiğine vurgu yapılması ve CEO ile birlikte Hans Dieter Pötsch’e açık bir desteğin verildiğini görüyoruz. Önümüzdeki süreçte kaynamaya devam edecek olan skandallar silsilesinin sonucuysa şimdiden bir bilmeceye dönüşmüş durumda.