Yarış oyunlarına ilgi duyuyorsanız bir süre sonra sürecin simülasyon tarafına da giriş yapmak isteyecekseniz. Burada gerçekten inanılmaz yarış simülatörü sistemleri sizleri bekliyor.
Yarış oyunlarını başta klavye ve fare ile oynuyordunuz. Daha sonra daha konforlu diye oyun kolu (Joystick) kullanmaya başladınız.
Elbette bunlar bir süre sonra yeterli gelmemeye başladı. Daha gerçekçi bir sürüş deneyimi istediniz ve bir direksiyon sistemi satın aldınız.
Sürece yeni başladığınız için yüksek ihtimalle başta Thrustmaster ya da Logitech “dişli” sistemlerinden bir direksiyon seti tercih ettiniz. Daha sonra bu da yeterli gelmemeye başladı. Çünkü daha fazla gerçekçilik arıyordunuz.
Bir sonraki seçiminizi Thrustmaster ya da Fanatec imzalı “kayışlı” bir direksiyon setinden yana kullandınız. Birçok kişi burada kalıyor çünkü kayışlı sistemler genel olarak fazlasıyla güzel bir deneyim getiriyor.
Ancak sürecin bir üst seviyesi daha bulunuyor. O konuda da karşımıza “direct drive” olarak geçen direksiyon sistemleri çıkıyor.
Yarış simülatörü dünyasında bu konuda en bilinen modeller Fanatec’in Podium serisi DD1 ve DD2 seçenekleri oluyor. Burada başka alternatifler de bulunuyor.
Temel olarak direkt olarak motor bağlantılı bu direct drive sistemler, çok ama çok gerçekçi bir sürüş deneyimi getiriyor. Bu direksiyon sistemleri oyunlardaki en ufak detayı bile direksiyona yani size aktarabiliyor.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Yarış simülatörü dünyasındaki gerçek bir sonraki seviye ne?
Burada karşımıza hareket sistemleri çıkıyor. Bu tarz sistemleri üreten yurt dışında birçok firma yer alıyor.
Yeni öğrendiğimiz kadarıyla bu konuda çalışma yapan bir yerli firma da bulunuyor. Bu İzmir merkezli firmanın adı Cosmos Motions ve alandaki Türkiye’de bir ilk olan ürünlerinin adı CS1.
Detaylarına burada ulaşabileceğiniz tam 95 bin TL‘lik bir fiyatı bulunan CS1, yarış sürecine gerçek anlamda hareket katıyor.
Bu sistem oyundaki gaz ile fren hareketi yanında vites değişimlerine ve en ufak yol bozukluğuna kadar hissetmenize imkan tanıyor. Benzerleri gibi komple bir set olarak satılan CS1 için firma şu açıklamayı yapıyor:
“Türkiye’nin ilk ve tek profesyonel simülasyon hareket sistemi. Yurt dışında bilinen bir tasarım olan bu ürünü ülkemize kazandırmak ve geliştirmek üzere sunduğumuz ilk modelimiz ile karşınızdayız.
4 Eksenli sistemimizde her bir hareket sağlayıcı, gerçek aracın bir tekerleğini simüle etmektedir. 250 mm/saniye aktüatör hızı ile pist üzerindeki bütün detayları hissedebileceksiniz.”
Cosmos Motions tarafından hazırlanan sistemde görebileceğiniz üzere monitörü takmak için özel bir bölüm ve yarış koltuğu da yer alıyor.
Birçok benzeri gibi dört adet C100 isimli hareket sağlayıcı üzerine kurulan sistem, ilginç olarak yerleşik olarak rüzgar simülatörü ile geliyor. Rüzgar simülatörü sürüşe rüzgar / hava katarak gerçekçiliği artırıyor.
Peki yarış simülatörü dünyasında daha gelişmiş sistemler de var mı? Elbette var. Örneğin birçok popüler oyuna destek veren CS1 sabit bacaklar üzerine kuruluyor. Bazı başka sistemlerin temeli de hareket edebiliyor.
Böylelikle aracın arkası simülasyon içinde kaydığı zaman bu hareket olarak gerçeğe aktarılabiliyor. Aynı zamanda yarış şirketleri tarafından bazı uçuk sistemler de yer alıyor ancak bunlar son kullanıcının ulaşabileceği sistemler değil.
Sonuç olarak CS1 ve benzerleri fiyatlar nedeniyle herkese hitap etmiyor ancak yine de bu konuda yapılan çalışmalar (Özellikle yerli) ve gelinen son noktada gerçekten inanılmaz görünüyor. CS1’in nasıl çalıştığını hemen aşağıdaki videoda izleyebilirsiniz.
