Volvo, bir süredir merakla beklenen ikinci jenerasyon XC60‘ın tanıtımını gerçekleştirdi.
Volvo’nun yeni güvenlik ekipmanı olan direksiyon asistanın ilk kez kullanılacağı model olan XC60, yayınlanan ilk görsellerin ardından tüm detaylarıyla Cenevre Otomobil Fuarı‘nda örtülerinden kurtuldu. Aradan geçen sekiz yılın ardından tamamen yeni bir jenerasyonla karşımıza çıkan Volvo SUV ailesinin ortanca üyesi güvenlik destek sistemleri ve tasarımsal detaylarıyla markanın yine en çok güvendiği modellerinden bir tanesi olacak. Premium segment SUV liginde yer alan yeni XC60 özellikle sahip olduğu donanımlarla bu segmente neden dahil olduğunun cevaplarını barındırıyor.
Volvo XC60’ın genel hatlarına baktığınızda büyük kardeşi XC90’da benzerlik gösterdiğini düşünebilirsiniz. Bu düşünceniz yersiz değil elbette lakin Volvo’nun ailenin en büyüğüyle XC60 arasına çektiği farklılıklar bu aracın karakteristik farklarını oluşturuyor. Volvo’nun SPA platformu üzerine geliştirilen ikinci jenerasyon XC60’ta artık markayla özdeşleşen “Thor’un Çekici” isimli T formundaki ışıklandırmaların biraz daha uzatılarak ön ızgaraya kadar eriştiğini görüyoruz. Volvo’nun yeni XC60 için tasarladığı ön tampondaki büyük hava kanallarının da konsept versiyonlarda kullanılanlarla benzerlik gösterdiğini de rahatlık söyleyebiliriz. Dış tasarımdaki gözle görülür en büyük fark aracın arka tarafındaki ışıklandırma grubunda yer alıyor. Volvo burada yeni bir forma kavuşturduğu ışıklandırmaları neredeyse aracın arka spoyler bölümüne kadar uzatmayı tercih etmiş.
Volvo XC90’ın içerisine girdiğimizde S90 ve V90’da yer verilen kokpitin bir benzeriyle karşılaşıyoruz. Dikey konumda olan hava kanalları, maun detaylar, yazılımsal olarak geliştirilmiş merkezdeki 8 inçlik dokunmatik multimedya ekran, 12,3 inçlik ikincil ekran ve kirli havanın dışarıda tutulmasını sağlayan Volvo’nun CleanZone adını verdiği dört bölgeli temiz hava sistemi XC60’ın öne çıkan ekipmanları arasında karşımıza çıkıyor. Tasarımla ilgili detayları bitirmeden evvel aracın değişen ebatlarına göz attığımızda yeni XC60’ın yerini aldığı jenerasyondan 62 milimetre daha uzun, 12 milimetre daha geniş, 14 milimetre daha alçak yapıda olduğunu görüyoruz. Toplamda 91 milimetrelik ciddi bir aks mesafesi artışı da bulunan yeni jenerasyonun özellikle arka tarafta sunduğu diz mesafesinde şüphesiz gözle görülür fark bizleri bekliyor olacak.
Volvo, XC60’ın motor seçeneklerinde dizel, benzinli ve hibrit olmak üzere farklı güç değerlerine sahip opsiyonları sunuyor. Markanın Drive-E adını verdiği motorların yer aldığı seçenekler 190 beygirlik versiyon olan D4 ve 235 beygirlik versiyon olan D5 ile başlıyor. XC60’ın benzinli motor ayağındaysa 254 beygirlik T5 ve 320 beygirlik T6 versiyonları sunuluyor. Volvo’nun dört farklı seçenek olarak sunduğu motorların hacmiyse 2.0 litre olarak dikkat çekiyor.
Volvo XC60’ın içten yanmalı ve elektrik motorlu kombinasyonunun sunulduğu hibrit versiyonunun koduysa T8 olarak belirleniyor. 320 beygir güç ve 400 Nm tork üreten T6 benzinli motor ve 87 beygir güç 240 Nm tork üreten elektrik motorunun birlikteliğiyle meydana gelen bu versiyonda kombinasyon olarak 407 beygir güç ve 640 Nm tork değerleri elde ediliyor. XC60 elektrik motor takviyesinin yer aldığı bu versiyon 0’dan 100’e hızlanmasını sadece 5,3 saniyede tamamlayarak bir performans otomobili değeriyle bizleri selamlıyor.
Volvo denildiği zaman şüphesiz herkesin aklına gelen ilk şey güvenlik. Bu algıyı sonuna kadar hak eden Volvo, yeni nesil direksiyon asistanıyla birlikte XC60’da S90 ve V90’da da yer verdiği son teknoloji bütün güvenlik elemanlarına yer veriyor. Bu elemanlar arasında hayvan algılama sistemi,yarı otonom sürüş teknolojisi, yoldan çıkılması durumunda direksiyona müdahale edebilen önleme sistemi, kör nokta uyaru, otonom acil frenleme, çarpışma algılama ve önleme, şeritte tutma gibi sistemler XC60’ın muhtemel kazalardan kurtulması konusunda en önemli yardımcıları olarak karşımıza çıkıyor. Volvo ailesinin en yeni üyesi olan ikinci jenerasyon XC60 organizasyonun ardından Nisan ayında üretim bandındaki yerini alacak.
VİDEO